2 Ağustos 2008 Cumartesi

Diyette Kanola Yağı

Diyette Kanola Yağı
Kanola Yağı diyette olanlar için adında sıkça söz ettirmeye başladı. Detoks Diyet, Kanola yağı ile ilgili bilgileri sizin için araştırdı.

Kanola Yağı Diyetçiler için tartışmalı konulardan birisi. Kanola hakkında hem olumlu hem de olumsuz görüşlerin her ikisine yer verilip tercih siz değerli okuyuculara bırakıldı.

Kanola Yağı: Kanola, Brasica rapa (Polonya kanolası) ve Brassica napus (Arjantin kanolası) aşılanmasından oluşan Kanada' da yetiştirilen Kanola bitkisinin tohumlarından elde edilen bitkisel bir yağdır. İnsanların besinlerle linoleic acid alması gerekir. Çünkü vücudumuz bunu sentez edemez. Lifli sebzelerde, fındıkta, tohumlarda, anne sütü, balık (tuna,karides, somon, sardalya, ringa balığı) ve tohumlardan yapılan yağlarda (kanola yağı) bulunur. Kanola bitkisinde bu yağ asitleri diğer yağlara oranla daha fazladır. Linoleic acid merkezi sinir sistemi, göz ve trombositler için gereklidir. Kolesterol seviyesini ve trigliserid seviyesini düşürür.Kan hücrelerinin akışkanlığını artırır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Dolayısıyla damar tıkanıklıklarının oluşmasını engeller. Çoklu doymamış yağları daha çok yedikçe en güçlü anti oksidan olan E vitamini ni alma imkanımız artar. Kanola yağı, ayçiçek yağı gibi yağlarda,yumurta, fındıkta bulunur. Daha az miktarda meyve, sebze, et ve balıkta bulunur. 2 çay kaşığı kanola yağında 1.9 mg E vitamini bulunur ki bu da almamız gereken miktarın 1/5 idir. Kanola bitkisinin yetiştirildiği toprağın özelliklerine bağlı olarak, bazı bölgelerde elde edilen yağların, insan vücuduna zarar verebilecek bazı toksik maddeleri içerebileceği şeklinde uyarı yayınları da vardır.

Aşağıdaki kısım TÜBİTAK Bilim Teknik Dergisinden alınmıştır. Önemli kaynaktır.
Kanola yağının üstünlükleri nelerdir? Dünyada halen çok kullanılmasına karşın kanola yağı ile spekülasyonlar yapılıyor ve tehlikeli olabileceği söyleniyor. Kolzanın erüsik asit ve glikosinalat yönünden ıslah edilmiş şekli olduğuna göre; kanola için söylenen bu görüşler gerçeği yansıtıyor mu Saygılarımla. (Bilgehan Taş)

Kanola, kolza bitkisinden geliştirilen ve şifalı özellik gösteren yağa verilen addı. Daha sonra, kolza bitkisinin istenmeyen özelliklerini elemeye yönelik bazı bitki yetiştirme teknikleriyle, yeni bir bitki elde edildi. Buna da, o yağa hitaben kanola adı verildi. Dolayısıyla kanola yağı, kolzadan değil kanola bitkisinin kendisinden elde ediliyor. Dediğiniz gibi kolzanın erüsik asit ve metabolizmaya zararlı etkileri olabileceği düşünülen diğer başka bileşenlerden arındırılmış olan hali zaten kanola bitkisi. Bu bitkiden elde edilen yağ da, oleik asit, linoleik asit ve Omega-3 yağ asidi içermesi ve doymuş ya oranının yalnızca %7 civarında olması (bu oran zeytinyağında %15, ayçiçeği yağındaysa %12) nedeniyle, sağlığımız için yararlı kabul ediliyor. Spekülasyonlarda belirtildiği gibi çeşitli hastalıkların ortaya çıkmasıyla ya da zehirlenmelere yol açışıyla ilgili bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek bulunmuyor.

(TÜBİTAK Bilim Teknik Dergisi)

KANOLA YAĞI
Kategori: ŞİFALI YAĞLAR

Son dönemlerde kanola yağı adında bitkisel bir sıvı yağdan bahsedilmeye başlandı.Bu yağ eğer yeterli miktarda üretimi yapılabilirse, ayçiçek yağları ve diğer sıvı yağların yerini alacak gibi görünüyor. Kanola yağının en belirgin özelliği ve faydası kolesterol seviyesinin sıfır olması.Ve oldukça fazla miktarda Omega -3 yağı içermesi.
1 yemek kaşığı kanola yağda bulunanlar;
Kolesterol: 0
Protein: 0
* E Vitamini: 2.4 miligram
* K Vitamini: 266 mikrogram
* Doymuş Yağ: 1gram-1.7 gram
* Doymamış yağ: 12-13 gram
* Tekli doymamış: 8.2 gram
* Çoklu doymamış: 4 gram
* Serbest yağ asidi: % 0.3
KANOLA YAĞININ FAYDALARI
* Kanola yağı tekli doymamış yağlar yönünden zengin dolayısıyla kötü kolesterolü engelleme özelliğine sahiptir. Bu zeytinyağını da yararlı yapan özelliktir. Tekli doymamış yağ oranı zeytinyağında %73, kanola yağında ise bu orana çok yakın olup %63'tür.
* Kanola yağı ayçiçek yağından daha fazla ısı ya dayanır.
* Diyette serbest yağ asidi miktarının en az olması gerekir. Çünkü Serbest yağ asidi miktarının kanda kronik olarak yüksek seyrettiği durumlarda, pankreasın iyi çalışmadığı ve diyabet hastalığına ortam hazırladığı sonucuna varılmış bulunuluyor.
* Kanola yağı iyi bir gençlik kaynağıdır.
Kanola hangi bitkiden yapılır ?
Biraz da kanola yağının yapılışından bahsedelim. Kolza bitki tohumlarının genetik yolla ıslah edilmesi ile elde edilmiş tohumlardan üretilen bir yağ çeşididir. Kozla ise gıda yağ bitkilerinin içinde en fazla zehirli olanıdır.
Kanola Yağı en ideal yağ oranlarına sahip bir bitkisel yağdır. Benzerleri arsında en düşük doymuş yağ oranına sahiptir. Bu özelliğinin yanında ciddi miktarda Omega-3 yağı içerir. Zeytinyağının önemli bir alternatifi olan Kanola yağı zengin içeriğiyle tercih edilmesi gereken bir yağdır.

1 yemek kaşığı Kanola yağında (14 gram)

Kolesterol:

0

Protein:

0

E Vitamini:

2.4 miligram

K Vitamini:

266 mikrogram

Doymuş Yağ:

1gram-1.7 gram

Doymamış yağ:

12-13 gram

Tekli doymamış:

8.2 gram

Çoklu doymamış:

4 gram

Serbest yağ asidi:

% 0.3

  • Kanola yağı tekli doymamış yağlar yönünden zengin dolayısıyla kötü kolesterolü engelleme özelliğine sahiptir. Bu zeytinyağını da yararlı yapan özelliktir. Tekli doymamış yağ oranı zeytinyağında %73, kanola yağında ise bu orana çok yakın olup %63'tür.
  • Kanola yağı ayçiçek yağından daha fazla ısı ya dayanır.
  • Diyette serbest yağ asidi miktarının en az olması gerekir. Çünkü Serbest yağ asidi miktarının kanda kronik olarak yüksek seyrettiği durumlarda, pankreasın iyi çalışmadığı ve diyabet hastalığına ortam hazırladığı sonucuna varılmış bulunuluyor.

Kanola ve diğer yağlı tohumlar filizlenme sırasında aldıkları yağış miktarından ya da işlenmeden önceki depolanma koşullarından etkilenerek serbest yağ asidi miktarı artabilmektedir. Ancak bu miktarın binde 4'ten (%0.40) az olması ürünün kaliteli olarak nitelenmesi için yeterlidir. Kanada ya da Avustralya'da üretilen kanola yağları % 0.35 serbest yağ oranları içeriyorlar ve kaliteli olarak nitelendiriliyorlar.

Bu durumda ülkemizde üretilen kanola yağı için %0.30 serbest yağ oranı ile daha kaliteli diyebiliriz.

Kanola Yağının Diğer Yağlarla Karşılaştırması

Aşağıdaki çizelgede yağların fraksiyonlarına göre özellikleri belirtilmiştir;

YAĞ CİNSİ

Doymuş Yağ

Çoklu doymamış Linoleik yağ

Çoklu doymamış Alfa Linoleik Yağ
(Omega 3)

Tekli Doymamış Yağ

Zeytinyağı

%15

%9

%1

%75

Ayçiçeği Yağı

%12

%71

%1

%16

Mısır Özü Yağı

%13

%57

%1

%29

Kanola Yağı

%7

%21

%11

%61

Soya Yağı

%15

%54

%8

%23

Tereyağı

%68

%3

%1

%28

Hindistancevizi

%91

%2

-

%7

Keten Yağı

%9

-

%73 (Omega 3 ve 6)

% 18


Yukarıdaki Yağlar için Açıklama.
  • Gıdalarla alınan yağlar şu şekilde sınıflandırılır:

Doymuş yağlar : Bu yağlar oda ısısında katıdır. Kolesterolü ve özellikle LDL' yi yükselten yağlardır. Etlerdeki yağlardan, yumurta, tam yağlı süt ve süt ürünlerinden, dilimize yerleşen deyimiyle fast food gıdalardan alınır.Bazı bitkisel yağlar (kakao yağı, hurma yağı, hindistan cevizi yağı) da doymuş yağdan zengindir.
Doymamış yağlar:Oda sıcaklığında sıvıdırlar.Kolesterolü yükseltmez. HDL seviyesini olumlu etkiler. Sıvı yağlar (Zeytinyağı, Mısırözü yağı, Kanola yağı, Artic yağ,Keten yağı,Soya yağı gibi) ile alınır. Beslenmede doymuş yağların yerine konulduğunda sağlık açısından yararı tartışılmazdır.


Kanola yağı nedir?

Kanada tipi kolza tohumu yağının ticari ismi kanola yağıdır. Geleneksel bitki üretim tekniklerinin kullanılması yağın yağ asidi kompozisyonunu değiştirir. Bu yöntem kolza ve kolza tohumu yağından epeyce farklıdır. Bu, geniş olarak ABD'de ve Kanada'da kullanılmakta iken Avrupa'da kullanılmamaktadır.

Kanola Yağı Hakkında Olumsuz Görüşler

KANOLA YAĞI VE KANSER RİSKİ….


Kanola Yağı, Kolza bitki tohumlarının genetik yolla ıslah edilmesi ile elde edilmiş tohumlardan üretilen bir yağ çeşididir. Kozla ise gıda yağ bitkilerinin içinde en fazla zehirli olanıdır. Öldürücü zehirli olduğu için Böcekler onu yemezler..

Kanada tarafından geliştirilip dünyaya tanıtıldığından dolayı "Canadian oil, low acid" kelimelerinin başlangıç harflerinin birleştirilmesinden oluşturulan canola(kanola) ismi ile yayılmıştır.

Kolza yağı uzun yıllar makinalarda ve bilhassa buharlı makinalarda yağlama maddesi olarak kullanılmıştır. İkinci Cihan harbinden sonra yenebilir yağ yapımına yönelinmiş 1950 li yıllarda marketlerde satılmaya başlanmışdı.

Ancak hayvanlar üzerinde yapılan deneyler insan sağlığında kalp hasarlarına sebep olduğunu ortaya koydu. Bunun üzerine bazı ülkelerin araştırmacıları bu yağın kullanılmasının tehlikeli olduğunu bildirdiler.

Yıllar gittikçe kötüye gidiyordu. Kozla (kanola)yağı, insanda ve hayvanda amfizem solunum sıkıntıları, kansızlık, kabızlık, aşırı duyarlılık ve körlük sebebi olabiliyor. Yasak edildiği tarihte İngiltere ve Avrupada 1986-1991 arasında sığır, koyun vs gibi büyükbaş hayvanların yemlerinde kozla yağı kullanılmakta idi. O dönemde hızla DELİ DANA hastalığı başgöstermişti.

Kanola yağının etkileri konusunda fareler üzerinde yapılan çalışmalar pekçok problemleri göstermiştir. Farelerde kalp, böbrek, böbrek üstü ve trioid bezlerinin yağlı dejenerasyonu gelişme göstermiştir. Diyetlerinden kanola yağı çıkarıldığı zaman birikimler eriyor,fakat organlardaki hasarlı dokular geride kalıyor. Kanola yağı bağışıklık sistemini de zayıflatıyor.

Bu yağda yoğun bir şekilde bulunan erusik asitin akciğer kanseri ile bağlantıları üzerinde durulmaktadır. Sinir ve kan dolaşım sistemlerinde de zararlı etkileri olduğu bildirilmektedir. Zararlı etkilerinin kanola yağının doğrudan bir trans yağ asidi oluşu ile ilişkilendirilmektedir.

Bu yağlar kullanılarak üretilen margarinlerin daha da büyük bir risk taşıyacağı ifade edilmektedir.

Diğer yandan, Kanola tohumlarının genetik yapısı üzerinde oynanarak daha düşük erosik asit oranlı yağ elde edilmeye çalışılmakta olduğu bildirilmektedir.

Problem, çok ucuz olduğu için, haberimiz olmadan ekmekte, margarinde ve her çeşit işlenmiş gıdada kanola yağının kullanılmış olabileceğidir. Burada tüketici olarak bizim uyanık, bilgili ve sorgulayıcı olmamız önemlidir. Böylece gıdalarımızın içerisine katılabilecek bu gibi zararlı katkıların bilgisini önceden temin etmiş oluruz. Sağlıklı olmadığı için, Yemek yağı ve salata yağı olarak kanola yağı kullanmaktan kaçınmalıyız.

Bugün için bu yağdan ve türevlerinden uzak durmanın daha uygun olacağını düşünüyoruz.

Aymar Yönetim Kurulu Başkanı Beşir Özyurt, ayçiçek yağında 2,5 senedeki fiyat artışının yüzde 323’e ulaştığını belirterek, "Bugün dünyada en fazla tüketilen yağlardan biri olan ve ülkemizde de yavaş yavaş tüketilmeye başlayan Kanola yağının, içinde bulunduğumuz bu dar boğazdan bizi kurtaracağına inanıyoruz" dedi. Özyurt, bitkisel yağ sektöründeki tehlikeler ve çözüm önerilerine ilişkin düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’de tüketilen yağların yarısının yurt dışından karşılandığını söyledi.

Geçen yıl ithal edilen yağ miktarı azalmasına rağmen, ödenen paranın yüzde 18 arttığına dikkat çeken Özyurt, "2007’nin ilk 4 ayında yağ ithalatımız 393 milyon dolar olurken, 2008’de ilk 4 aylık yağ ithalatımız 881 milyon 424 bin dolar oldu. 2008 yılında ithal ettiğimiz miktar 2007 yılına yakın olmasına karşın ödediğimiz tutardaki artış yüzde 224 olmuştur. İhracat rakamları da bu dönemde yüzde 204 arttı. Bu artış yağ fiyatlarından kaynaklanmakta olup, miktarsal artış sadece yüzde 21’dir" dedi.

Türkiye’de 2007’de tüketilen yağın yüzde 77’sinin ayçiçek yağı olduğuna dikkat çeken Özyurt, 1 kilo rafine ayçiçek yağı fiyatı 1 Ocak 2006’da 0,97 YTL iken 1 Ocak 2008’de 2,15 YTL olarak belirlendiğini, bugün itibariyle 3,12 YTL olduğunu, 1 Ocak 2006’dan günümüze 2,5 senedeki fiyat artışının yüzde 323’e ulaştığını kaydetti.

Beşir Özyurt, "Önümüzdeki senelerde durumun daha da kötüye gitmesini bekliyoruz. Petrol fiyatlarındaki yükselmeler ve geçtiğimiz haftalarda İspanya’da yaşanan gıda krizi neticesinde, artık tehlike çanları Türkiye için de çalıyor" dedi.

Biyoyakıt trendinin içinde bulunulan yağ krizini daha da kötüye götüreceğini ifade eden Özyurt, biyoyakıtın temiz toplum için gerekli olduğunu ancak bunun devlet kontrolünde yapılması gerektiğini kaydetti. Ülke olarak yeni arayışlara girmek gerektiğini vurgulayan Özyurt, zeytinyağının yanında Türkiye’de çok rahat yetişebilen Kanola ve pamuk yağının üretiminin artmasının, dışa olan bağlılığı azaltacağını ve ülkeden döviz çıkışını engelleyeceğini ifade etti. Özyurt, "Bugün dünyada en fazla tüketilen yağlardan biri olan ve ülkemizde de yavaş yavaş tüketilmeye başlayan Kanola yağının içinde bulunduğumuz bu dar boğazdan bizi kurtaracağına inanıyoruz" diye konuştu. Kanola bitkisinin Türkiye’nin her bölgesinde rahatlıkla yetişebildiğini, senede iki kez ürün alındığını, kanola yağının dünyada zeytinyağından sonra en sağlıklı olarak bilinen bir yağ olduğunu anlatan Özyurt, "Bu sebeple, Kanola tohumu ekimine devlet desteği verilip Kanola çiftçisinin teşvik edilmesi gerektiğine inanıyoruz. İthal palm ve soya yağı yerine
de kendi yağımız olan pamuk yağımız kullanılmalıdır diye düşünüyoruz" dedi.

"AYÇİÇEK YAĞINDAN YÜZDE 15 DAHA UCUZ"

Özyurt, ana vatanı Türkiye olan kanola bitkisi ile birlikte arıcılığın gelişeceğini, küspesinin hayvan yemi olarak kullanılacağını ifade ederek, devletin kanola üreticisini teşvik etmesini istedi. Aymar olarak Kasım 2007’de Kanola yağı üretimine başladıklarını hatırlatan Özyurt, şunları kaydetti:

"O günden bugüne, 25 bin ton kanola yağı üretip, insanımız ile buluşturduk. Bugün marketlere gittiğinizde, kanola yağı fiyatının, ayçiçek yağına oranla yüzde 15 daha ucuz olduğunu göreceksiniz. Bu zaman içerisinde, kanola yağı tüketen insanımızın cebinden 15 milyon YTL daha az para çıkmıştır. Alışkanlıklarımızı, ayçiçek ve mısırdan kanolaya ve ülkemizde yetişen diğer yağlara kaydırarak, yurt dışına ödediğimiz yaklaşık 257 milyon 408 bin dolardan kurtulabiliriz. Tüketimimizin tam*****n Kanola yağı olması halinde, 2007 yılı verilerine göre tüketiciler sıvı yağa yıllık yaklaşık 367 milyon 726 bin dolar daha az para ödeyecektir."

"GENEL TÜKETİMDE YÜZDE 3 AZALMA OLDU"

Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Özyurt, petrol fiyatlarındaki artış hızı kadar yağ fiyatlarının da artacağını, küresel ısınmadan dolayı yağ sektörünün üretiminin yüzde 20 azaldığını belirtti.

Aymar olarak alternatif yağ peşinde olacaklarını ifade eden Özyurt, kanola ile ilgili olarak, "Kim malını satamazsa ben o çiftçinin yanındayım" dedi. Özyurt yağ fiyatlarındaki artıştan dolayı genel tüketimde 1 yılda yüzde 3 azalma olduğunu ifade etti. Aymar olarak şu anda satışlarının yüzde 60’ını kanola yağının oluşturduğunu ifade eden Özyurt, kanola üretimlerinin 15 bin ton civarında olduğunu vurguladı.

"AYÇİÇEĞİ İLE TÜRKİYE’NİN YAĞ SORUNU ÇÖZÜLEMEZ"
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Naci Algan da Türkiye’nin petrolden sonra en fazla parayı yağa ödediğine dikkat çekti. Türkiye’nin 13,5 milyar hektar sulanabilir tarlası olduğunu ancak bunun 5 milyar hektarını dahi sulayamadığını ifade eden Algan, "Küresel ısınma ile birlikte artık ayçiçek yağının imparatorluğuna son vermemiz lazım. Ayçiçeği ile Türkiye’nin yağ sorunu çözülemez. Dünyada birinci yağ bitkisi soya ikincisi de kanoladır. Kanola kışın yetişen bitki, bundan faydalanmalıyız" dedi. Algan, zeytinyağında yüzde 15 olan doymuş yağ oranının kanolada yüzde 7 olduğunu vurguladı. Türkiye’de 2 binin üzerinde biyo dizel fabrikası kurulduğunu belirten Algan, fiyat artışları nedeniyle bunların ham madde bulamadığını ve atıl olarak beklediğini söyledi. Kanolanın yakın gelecekte dünyanın birinci yağ bitkisi olacağını ifade eden Algan, "Türkiye 330 tane Kıbrıs büyüklüğündeki alanı boş tutuyor, nadasta. Oralara bu kanola bitkisini sokabiliriz. Şu anda 20 YKr destek var, bu desteği de artırmak lazım" diye konuştu. Soruları da yanıtlayan Algan, şu anda Türkiye’de tahmini kanola
üretiminin 18 bin ton olduğunu kaydetti. Türkiye’de yanmış yağların tekrar rafine edilip satıldığını da öne süren

Algan, Malezya’dan gelen ve sabun yapımında kullanılan dünyanın en kötü yağı palm yağının da Türkiye’de bütün yağlara karıştırıldığını söyledi. Türk Kalp Vakfı Beslenme ve Diyet Uzmanı Uzmanı Dr. Sumru Özbay ise, kanola yağının safra kesesi problemlerine engel olduğunu, zeytinyağı yerine geçebildiğini, kanola yağını kalp ve damar hastalıklarında kullandıklarını belirtti.

Kaynaklar:

http://en.wikipedia.org/wiki/Canola
http://www.shirleys-wellness-cafe.com/canola.htm
http://www.aspartame.ca/page_oho3.htm
http://www.findhealer.com/glossary/C.php3

http://www.canola-council.org/